29 Mart 2009 tarihinde yapılan yerel seçimlerde bin bir meşakkatle MHP den Belediye Başkanı seçilmiş; 19 Şubat 2013 tarihinde hiç bir haklı gerekçesi olmadan yüksek manevra(!) kabiliyetini gösterip AKP ye geçen Kazım efendi;

Bir gaflette bulunarak 14 Mayıs 2019 tarihinde basın açıklaması yaptınız. Güya tavsiye-telkin içeren konuşmanız; aralara ustaca serpiştirilmiş hazımsızlık, fitne-fesada yol açabilecek doğru olmayan tespitlerden başka bir şey içermemektedir.

Teşekkür beklediğinizi söylüyorsunuz. Yapılan yerel seçimlerdeki başarısını kabul etmek zorunda kaldığınız Volkan Kavaklıgil ve ekibi; gerek devir-teslim ve gerekse yaptığı basın toplantısında siz ve geçmiş tüm belediye başkanlarına yaptığı hizmetlerinden dolayı teşekkür etmiştir.

Mali yapı diyorsunuz; her ne kadar yaşı sizin yaşınızın yarısı kadar olsa da siyasi olgunluğu sizin iki katınız olan Volkan Başkan, siyasi nezakete dikkat etmiş ve belediyenin borcundan bahsetmiştir. Devamında Tosya'yı itibarlı bir belediyeye kavuşturacaklarını belirtmiştir.

Tutup ta artık Tosya'daki esnaflar Belediyenin mal, malzeme, akaryakıt vb. ihtiyaçlarını vermez duruma getirilmiştir, dememiştir!

Bırakın esnafa olan borcun ödenmesi, çalışan işçilerin sigorta primlerini ödemezken "Özel Kalem Müdürlüğü Giderleri" adı altında izahatı yapılamayan sadece 2018 yılında 1,5 trilyonu nereye harcadın, dememiştir!

Sen;

2014 de 536.000 TL, 2015 de 564.000 TL, 2016 da 731.000 TL, 2017 de 1.065.000 TL ve 2018 de 1.543.000 TL olmak üzere 4 senede toplam 4.439.000 TL (eski para ile 4,5 trilyon) ne olduğu belli olmayan harcamaların izahını yapmayacaksın,

Köylere Hizmet Götürmenin ihalesini alarak köy yollarında Belediye imkanları ile asfalt çalışması yapacaksın, geleceksin ilçe içerisindeki asfalt için Özel bankadan kredi alıp 4.000.000 TL borçlandıracaksın.

Yine izahının ne olduğu bilinmeyen 31.12.2018 tarihi itibariyle PİYASA BORÇLARI adı altında 5.000.000 TL üzerinde borç bırakacaksın,

Muhammen bedeli 50-60.000 TL civarında olan çay üzerindeki saat kulesini 250.000 TL olarak faturalandıracaksın, aradaki 200.000 TL nin izahını yapmayacaksın,

Tarihi doku olan, üzerine çivi dahi çakılması yasak Kemerköprüyü maliyeti 6 - 7.000 TL civarında olan bir demir kafese sokacaksın ve 47.000.- TL olarak faturalandıracaksın, aradaki 40.000 TL nin izahını yapmayacaksın,

Propaganda da son gün olan Cumartesi günü yaptığın meydan toplantısı sonrasında sırf topluluğu çekmek ve senden sonra meydana çıkacak MHP nin mitingini sönük göstermek için AKP seçim bürosu önünde vermiş olduğun kokteyl(!) yemek parasının ödenmesini Belediyeden istettireceksin, bu ve belki bundan önceki bu tür harcamaların izahını yapmayacaksın,

Ondan sonra dönüp herkesin bildiği atık su arıtma tesisi için İlbanktan alınan kredinin açıklamasına sığınacaksın! Yok öyle...

Devasa kamu yatırımları diye bahsedeceksin. "Türkiye'nin üçüncü büyük kavşağı" olarak ifadelendirdiğin kavşaklar, memleketin iki girişini de adeta körleştirecek; navigasyonla dahi Tosya'yı bulamaz duruma getirttireceksin, ÖVÜNECEKSİN

Hükümet konağını yıkacak, bir kursun binasını kullanmaya mahkum edeceksin. Adliyeyi prefabrik bir binayı kullanmaya mahkum edeceksin. Emniyeti bir okul binasına, Tapu Müdürlüğünü, İlçe Tarım Müdürlüğünü özel mülkiyetten kiralama yapmak suretiyle kiracı olarak hizmet vermeye mahkum edeceksin. Daha sonra da döneceksin ÖVÜNECEKSİN.

Kayda değer bir kamu yatırımı olmadığından koskoca Genel Başkan Yardımcınız, eski Başbakan Yardımcısı, Bakanlıklar yapmış Numan KURTULMUŞ'u Kıraathane açılışı yaptırıp ÖVÜNECEKSİN... Yok öyle...

Bu saltanatın bir parçası olarak Kum ocağında yapmış olduğun lüks mekânı deşifre eden, geçmişte sana Belediyeciliği öğreten şahsiyeti, yüksek manevra(!) kabiliyetinle parti değiştirdiğinde görevden alacaksın! Sen de halkımız da çok iyi biliyor; görevde olduğu süre içerisinde kum ocağını ve Belediyeyi nereden nereye getirmiş; adeta ömrünü amme hizmetine vakfetmiş bu şahsiyeti iş bilmezlikle itham edeceksin! Yok öyle...

Teşkilatı ile seçim kazanan Volkan Başkan'a aklın sıra yeşil ışık yakacak; senin ifadenle "etrafındakiler", "Tosya'nın kaymağını yiyip hiç bir projede emeği olmayan 15 Temmuz gecesinin videolarını çekip lazım olur düşüncesi ile saklayan siyaset bezirganları", "kinle, husumetle, düşmanlıkla, intikam alma hırsıyla siyaset yapanlar" diye nitelendirdiğin arkadaşlarından, teşkilatından ayrıştırmaya çalıştıracaksın! Yok öyle...

Bu gayretlerin nafiledir...

Asıl kinle, husumetle, düşmanlıkla, intikam alma hırsıyla siyaset yapanın kim olduğu 6 yıllık icraatta görülmüştür. Asıl topluma nifak tohumunu, ayrıştırma fikrini parti değiştirdiğin zaman yapmaya çalıştın ama muvaffak olamadın.

Hatırlayın: parti değiştirdikten sonra Kastamonu'da yayın yapan gazeteye yalan haber uçurarak "Tosya'da parti değiştiren Belediye Başkanının evinin önünde Ülkücüler eylem yaptılar, evini taşlamaya kalktılar..." diye yerel basına manşet attırdın, ama tutmadı... O gençler hepsi de delikanlı. Ama akıllı, ama ferasetli, ama kolay tahrik edilemeyen, ama senin tahmin etmediğin olgunluğa sahip. Fakat bilinen bir gerçek vardır ki; "Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz!"  

Ve asla unutmaman gereken bir husus vardır ki; bir nevi kendine benzetme arzusu içerisinde olduğun anlaşılan Volkan Kavaklıgil de o teşkilattan yetişmedir ve yine unutmamalısın ki Baha Can isimli öğretmen bir ülkü çınarının torunudur. Yani, manevra kabiliyeti(!) hiç yoktur.

Mevlâna Hazretleri ne güzel söylemiş:

"İki şey mühimdir;

Birincisi Okyanus gibi bol haysiyet,

İkincisi Elif gibi dimdik şahsiyet"