Buda gösteriyor ki bir miktar kırsaldan şehre göç var birazda toplamda çok cüzi de olsa dışarıya göç vermeye devam ediyoruz. Ama şehir merkezi de yine yavaş adımlarla da olsa gelişiyor. Neyi gösteriyor herkesin gördüğünü gösteriyor. Daha işimizin çok olduğunu gösteriyor. Biz bir defa dışarıya bu göç olayını mutlaka durdurmalıyız, geri çevirmeyi de başarmalıyız. Bunu başaramadığımız zaman, be ne demektir bu topraklarda, bu toprakların insanlarının geleceğini görmediği anlamına gelir. Hâlbuki gelecek umutlarının bu topraklara bağlanması, bu topraklara dönmesi gerekiyor. Bizim bütün gayretimiz onadır. Tabi yani bu çok kısa vadede hızlı bir geri dönüş kimse ummuyor, bizde ummuyoruz. Ama orta vadede bu çalışmalar, bu alt yapı böyle devam ederse, sanayi ve turizm alt yapısı yerleşirse, tarım ve hayvancılıkta da belli gelişmekler sağlanabilirse ki buna gayret ediyoruz, bu göçün duracağını, tersine göçün başlayacağını ve şehrin insanlara umut vermeye devam edeceğine inanıyoruz.
İl dışına göçü önlemek için hepimizin de bildiği projelerimiz var. Bunlar arasında ulaşım altyapısı, limanıyla, havaalanıyla, tünelleriyle, otoyollarıyla ilgili projelerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor. Liman çok önemli bir problem, onunla ilgili de çalışıyoruz.
Organize sanayilerimizi ciddi anlamda destekliyoruz. Ciddi bir sanayileşme ivmesi var. Tosya’da belki 20 fabrika bu baharda birlikte start alacak. Burada toplu bir temel atma bile düşünebiliriz.
Kastamonu OSB’de 2 tane tahsis edilmemiş arsamız kaldı, Diğerlerinde ciddi bir hareketlilik yine baharda bekliyoruz. Artık biz 800 dönüm büyüklüğündeki Kastamonu OSB’ye 1500 dönüm ilave bir alan eklemeye çalışıyoruz. Yani şu anda gidiş değil. Bu işler, sosyal hareketler birden olmaz. Nüfusumuz yüzde 2,5 civarlarında arttı. Yani makul ama bu trendin biraz daha yükselmesi lazım “dedi.
