Haber&Foto:Sedat Ağacıkoğlu
Bizim mahallenin çocukları en üst seviyeden bir muhabbetle giyinip kuşanmışlar,vefalı ve sadakatli olmanın ziynetlerini takıp takıştırmışlar bir araya gelmişler.Ve samimiyetin tüm sıcaklığının sindiği,yüreklerin ivazsız bir hazla kucaklaştığı eskimeyen dostlar eskimediklerini ispat için yana yıkıla bir gece peydahlamışlar.Adına Hacıpir mahallesinin kırk yıllık geçmişi de dense yeridir, teknolojiye inat biz hala dostluklarını direnen,komşuluklarını unutmayanlarız diyerek efelenen ve bu meyanda meydanı tutanlarız dense de yeridir.
Peki kimler vardı kimler yoktu.Mahallenin haylazı Kel Faruğu(Özabacı ),her ne kadar biz ona necaset demişsek de altın kalpli Necati’(Abacı )si ve saru diye yaftalayıp sevimlilediğimiz Sedat’(Ağacıkoğlu)ı bu güzelliğin başrolünü oynayanlardı.Tabii geceyi renklendiren ve cebinden sarımsağı eksik olmayan ifisinin(saraç İsmailini) ve tüm gece boyu istifini bozmadan oturan gabak Muhittinide söyleyelim.Bir yemek masası etrafında toplanan bu sıkı dostlar mazinin tüm güzel hatıralarını kucaklayıp sere serpe eğlendiler.En eskilerden Yüksel (Özdamgacı) abimiz hasbel kadar katıldığı gecemize ayrı bir değer kattı.
Hani derler ya yedisinde neyse yetmişinde de odur insan.Bu klişe söz Hacıpir mahallesi sakinlerinin mizacında bir kez daha kendini söyletti.Mahallenin en yiğit delikanlısı Ahmet(Yılmazbilen) ve ve her daim gülen mahallenin Avarel’i Serhat’ı en delişmani Ali (Nalbant)ı, sessiz ama derin adamı Mehmet(İşcan)ı,hep müteşebbis olmayı ve her ortamda bende varım pankartlı Fazıl(Ateş)i, en çok çocuklu ve hala çocuk ruhlu kalmayı başarabilmekle haklı bir övünce mazhar olmuş Mustafa (Cevizci)si,benim küçüklüğünde kucağımda taşıdığım şirin Mahmut(Yüzbaşıoğlu)su,mahallenin o mutlu zamanlarının sonlarında dünyaya teşrif etmiş Said(Abacı)sı,mahallenin en başını tutan Geçooğlu sülalesinin mümeyyiz iki delikanlısı Yılmaz ve Yüceli,eskilerin sıkı topçusu Mustafa(Çinçin)ive onun amca oğlu şimdilerde nispeten kelleşmiş ama hep vefakar ve hürmetkar Mahmut(Çinçin)i,baba mesleğini devamda ısrarlanan Murat(Yüzbaşıoğlu)su,mahallenin kuyumcusu Halil(Tiftikci)i,inatların çalışkan evladı İsmail(Keskin)i ve de Kardeşi Hüseyin (İmam ),İffet ve izzet ifadeli Mustafa(Yalvar)ı,sakinliğiyle bir köşe tutmuş Hasan(Saraç)ı ve Mahallenin Eniştesi Yılmaz( Cıga) sı Mahallenin bir dönem kırtasiyecisi Hulusi (Sakka )sı Mahallenin Mühendisi Mehmet Akif (Öztürk) ile Askerlik Şubesinde ki Kardeşimiz Fuat (Öztürk )’ü çocukluğun dada Kamyon süren şimdi Tosyatur’da çalışan Yaşar Kemal Peker’i vede Mahallenin Muhtarı Mehmet Erzaim ‘i gecenin heyecanıyla olsa gerek ismini zikredemediğim daha niceleri…ve Davete özel nedenlerinden dolayı katılamayan bir sonraki toplantıya beklediğimiz Hüseyin Nalbantoğlu,Abdullah Abacı,Nedim Çincin,Mehmet Agacık,Mehmet Kahyaoğlu,Haşim Kahyaoğlu,Hilmi Vanlı,Murat Vanlı,Yalçın İpek,Yılmaz İpek,Mustafa ve Muzaffer İşçan ve diğer dostlarımız
Hep ordaydılar.Hacıpir mahallesinin iki yanağı olan Hacıdede sokağın ve Abacı sokağın sakinleri orda olamayanları da hayırla ve bir dahaki sefer onları da aramıza katalım hevesiyle yediler içtiler,eğlendiler.Geçmişte yaşanmış güzel günlere taze bir hatıra daha eklediler.Ve en yakın zamanda daha da yakın olmak adına geceyi sonlandırdılar.
Mahallenin bu ayrıcalıklı evlatları birlikte soluklandıkları zamanların hatırına yeniden bir daha kenetlendiler.İçlerine sinen bu birliktelik umarım son nefeslerine kadar daim olur da ahiret kardeşliğinin cennetlerini de hak ederler inşallah.
